Merhaba. Açıklamalarla sık yapılan yanlışlara devam ediyoruz. Şimdi g'ye geldik. G'li yanlışlara geldik. Yanlışlar değil daha doğrusu her zaman yanlış demeyelim de, kullanımları hatırlatmak da diyelim. Bu öyle çünkü. Yani mesela g harfiyle biten bir alıntı sözcük var. Mesela bunlarda g'den ğ'ye dönüşüyor. Arkeolog, arkeoloğa. Mesela şuradaki sosyolog, sosyoloğa oluyor. Monolog, monoloğa oluyor. Yine eski dillerden gelen veya halk dilinde de kullandığımız şeyler var. Gayrı, gayri. Gayri dediğimizde birinin dışında, yani mesela Gayrikabili rücu vardır, dış ticarette geçer. Gayri. Onun dışında. Gayrimüslimler diyoruz mesela bazı vatandaşlarımıza. Ama gayrı, "gayrı dayanamam ben bu hasrete" diye bir türkü var. "Artık dayanamam" anlamına geliyor. Gayrı ile gayrinin anlamı farklı yani. Geri iade etmek kadar garip, sinir bozucu bir durum yok. Yani you iade edeceğiz, you geri vereceğiz. Geriyi attık, iade etmek sadece. Geri iade diye kullanmamak gerekiyor. Gibi çok kullandığımız yine, daha doğrusu, yerli yersiz kullandığımız bir sözcük. Özellikle de "saat 5 gibi oradayım". Yanlış. Nasıl kullanmam gerekiyor? Çok da rastlamadığımız bir şekilde aslında kullanmamız gerekiyor. Saat 5 sularında oradayım. Bilmem duydunuz mu "sularında" diye kullanan, ben çok az duydum. Ama doğrusu o. "5 sularında geliyorum" veya "5'e doğru oradayım" gibi. Ama "5 gibi" değil, asla. Hafriyat mı harfiyat mı? Hani inşaat yapıldığında kamyonla molozları, böyle kalan pislikleri falan taşıyorlar you... Ne dememiz lazım? Hafriyat dememiz lazım. Harfiyat değil, hafriyat. Hak, hakkın, hakka, tamam güzel. Bu ne? Hakketmek. Çok duyuyorum. Haketmek yerine hakketmek, bu kakmak anlamında, çok kötü anlamı bunun. Hakketmek değil haketmek. Biz haketmekten ayrılmayalım, hakketmek değil yani. Haremlik selamlık da çok kullanılan, yaygın bir yanlış. Selamlık tamam, -lık'ı ekledik. Ama hareme -lik eklememek lazım. Yani doğrusu harem- selamlık. Haremlik selamlık değil, harem selamlık. Yine bir toparlayalım. Hata yapmak. Hata yapılır mı, edilir mi? Ve edilir aslında. Hata ettim. you şaka? Hazır konusu açılmışken. Şaka da edilir. you park? Park da edilir. Hata, şaka ve park yapılmaz, edilir. Peki iyilik? Kullanımı? Edilir mi yapılır mı? İkisini de söyleyen var. İyilik edilir de yapılır da. Edilir de yapılır da. Yine bir hassas sözcüğe geldik. Ünlüleri kullanımda, ünlülerinin kullanımında bir yanlışlık oluyor. Hatıra değil bakın, hatıra. Sadece ilk a'sı uzuyor. Hatıra. Referans sözcük şunu alabilirsiniz: hafıza. Yani hafıza gibi söyleyebilirsek. Hatıra. Hatırası var. Hatıraları var. Hatırası var. Hatıraları var. Hatıra. Hatıraları var değil. Hatırası var değil. Bu a'lara dikkat etmemiz gerekiyor. Hayır. Haayır diye uzatmamamız, kısa söylememiz gerekiyor. Hayır. Evet mi hayır mı? Hayır mı şer mi? Vurgu konusunda değindiğim gibi aynı şekilde yazılan, farklı anlamlar taşıyan sözcükleri hece vurgusuyla ayırıyoruz. Hayır dediğimde ilk heceye vurgu yapıyorum. Hayır mı şer mi dediğimde ikinci heceye vurgu yapıyorum. Herkez ve herkes. Asla herkez diye kullanılmamalı. Asla domatez denmemeli. Domates. Herkes. Söylerken de yazarken de dikkat etmek lazım. Her şey. Daha önce söylemiştim. Bütün şey'ler ayrı yazılır. Şeyler ayrı. İyice karaladım. Devam edelim. Heykeltraş. Artık araya ı geldi, heykeltıraş oldu. Hiçbirşey, hiç birşey ikisi de yanlış. Şey'i ayırmamız lazım. Hiçbir şey diye yazmamız lazım. Yine ikisi de yanlış. Hoşça kal'ı ayrı yazmamız lazım. Hoşça ayrı, kal ayrı. Hristiyan'da yine araya bir ı geldi. Hukuk daha önce söz etmiştim, evrak, erzak, ahlaktan söz ederken. Ek geldiğinde yumuşamıyor, hukuku oluyor. İkame ve ikamet de asla bir incelme yok. İkame, ikamet olarak, kalın olarak söylememiz gerekiyor. İnsiyatif değil, inisiyatif. Kareograf, kareografi. Hatta mesleği bu olan bir beyefendi çıkmıştı. Ben kareografım diyordu. Halbuki koreograf. Kore'den aklınızda kalsın. Koreograf. Kare ile ilgili olanlar yanlış. Çok kullanılıyor, haberlerde ilginizi çekiyordur, dikkatinizi çekiyordur. Katil ve katl. Bir tanesinde artık katil olduğuna karar verilmiş. Katil de kabul etmiş, ben öldürdüm demiş, o katil. Yani uzun. Bu a uzuyor. Ama öbürü, katl zanlısı. Katl zanlısı. Yani zanlı olduğunda katl olarak kullanıyoruz. Katl zanlısı olarak kullanıyoruz. Burada e'lerde üzerinde durmuştuk e'lerde a'larda ama bir daha koydum buraya. Özellikle yazmak için. Keçi, kedi ve kendi'de bütün e'ler aynı. Yani kapalı. Keçi, kedi, kendi. Keçi, kedi, keendi değil. Keendi keendine değil, kendi kendine. Kapalı söylememiz lazım. Bu sözcükler bize referans. Keçi kedi kendi. Kontür kontürüm yok, çaldırayım mı, değil. Kontör o. Laik. Basit tanımı dinle devletin, devlet işlerinin ayrılması diye kullandığımız laiklik sözcüğünde hiçbir hece uzamıyor. Laaiklik olmuyor yani. Laiklik. Kısa söylememiz gerekiyor. Özellikle mecliste, TBMM'deki yemin sırasında dikkat etmek lazım. Laiklik diye kullanılıyor mu bakalım. Lakap ek geldiğinde hiçbir şekilde uzamıyor. Lakabı oluyor. Lakaabı olmuyor. Lakabı. Lisan, kısa söyleniyor. Daha önce a'larda söz etmiştik, yine tekrar ediyorum. Lisanı oluyor. Ek geldiğinde sadece a uzuyor. Mahfetmek, mahfolmak değil. V ile. Mahvolmak. Mahiyet ve maiyet karıştırılıyor. Mahiyet içerik anlamında uzun söylenilmesi gereken ve uzun söylenilmesi gereken ve h ile yazılan mahiyet içerik. Ama maiyet yanımdakiler demek. Özellikle eski eserlerde, işte Shakespeare'in eserlerinde veya antik dönem eserlerinde geçiyor. Maiyet diye kullanmamız, kısa olarak ve h'siz kullanmamız gerekiyor. Mahzunla mahsun sözcükleri karıştırılıyor. Mahzun üzgün, hüzünlü demek mahsunsa güçlü demek. Onun için s ile ve z ile yazılanı ve söyleneni dikkatli kullanmamız gerekiyor. Aynı mahzur ve mahsurdaki gibi. Mahzur kuşatılmış, yani mahzur kalmak anlamında, çevrilmiş sarılmış anlamında. Ee, mahsursa, bir sakıncalı bulmak anlamına geliyor mahsur, sakıncalı bulmak, mahsur görmek. Makam kısa söylenmesi gerekiyor, ek geldiğinde sadece ikinci a uzuyor, maka:mı. Kürdilihicazkar maka:mı, Türk Sanat Müziğinde makamlar var veya vali beyin maka:mı, ikisinde de maka:mı diye uzuyor, sadece ikinci a uzuyor. Makine mi makina mı, bazı okullarımızda hala makina yazsa da son zamanlarda artık makine diye kullanmaya dikkat ediyoruz. Mali portre diye birşey yok, burdaki portre yanlış, porte diye kullanmamız gerekiyor. Meyva mı, meyve mi, aynı makinayla makinedeki gibi e'li olanı kullanmak zorundayız, meyvayı değil meyveyi kullanmak zorundayız. Makine ve meyve. Mizah ve mizaç, a'da söz etmiştim ama kısaca söz edeyim. Mizah, mizaç asla uzamıyor. Ek geldi, miza:hı, miza:cı. Sadece a'lar uzadı. Alçakgönüllü anlamındaki müteva:zıyı kullanırken asla i'yle kullanmamamız gerekiyor. Müteva:zi başka bir anlama geliyor, paralel anlamında Arapçada, ama müteva:zı alçakgönüllü anlamında, Türkçesini kullanalım o zaman, alçakgönüllü. Nasılsa ve nasıl olsa karıştırılıyor. Nasılsa her nasılsa demek, nasıl olsa her durum demek. Nasıl olsa geleceğim, her durumda demek. Bunları da dikkat ederek kullanmak gerekiyor. Nüsha sözcüğüne ek geldiğinde nüsha:, nüsha:sı dememek lazım, kısa tutmak lazım, nüshası. Osmanlıca diye bir dil yok, Osmanlı Türkçesi var, dikkatinize. Öylesine. Öylesine diye kullandığım zaman küçültmüş oluyorum, ama vurguyu değiştirdiğim zaman, öylesine güzeldi ki dediğim zaman bakın anlam değişiyor. Yani sözcüğün tamamına anlam yüklediğim zaman öylesine güzeldi ki, öylesine geldim. Pantalon değil, pantolon. Pandomim değil, pantomim. Park yapmak değil, park etmek, biraz önce söz ettim. Proğram değil, program. Proleterya değil, emekçi sınıfı biliyorsunuz, proletarya. Provakasyon, provakatör değil, provokasyon, provokatör doğruları. Çok kullanılıyor, hatta kitap bile var, psikiyatristin hayatı, anıları vesaire gibi bir şey, ama değil, psikiyatr olarak kullanmak daha doğru sanki. Rakip asla ünlüleri uzamamalı, rakip, ra:kip değil yani. Rakkam asla çift k olmamalı, rakam olarak söylenmeli. Bu eski dillerden, Farsçadan, Arapçadan geçen bir şey. Buradaki resmi: geçit değil bu, resm-i geçit. Resm-i kabul. Resmi: dediğimde şöyle yazmam lazım, resmî, hatta böyle bir uzatma da vardı, kaldı ki şimdi kalktı o, resm-i geçit, resm-i kabul. Restaurant, restorant gibi kullanımlar kalktı, Türkçede o t kalkınca sadece restoran kaldı deodorandaki gibi, deodoran, restoran. Sayende dediğimizde olumlu bir şeyden söz etmek lazım. Ama bazen ironik bir şekilde, alay etmek için sayende diyoruz ama onun dışında olumsuz birşey anlatmak için sayende kullanılamaz. Start almak kullanılmamalı, başlamak. Stop etmek, bitirmek kullanılmalı, başlamak ve bitirmek daha doğru, daha Türkçelerine yaklaşmakta, Türkçelerini söylemekte fayda var. Surat, ne o surat dediğimizde aslında espri için söylüyoruz ama surat olumsuz bir şey aslında. Yüzü daha güzel bir şey için, suratıysa daha olumsuz bir şey için kullanıyoruz. Sükut-u hayal, yine eski zamanlardan dilimize gelen, aslında süku:t sessizlik demek, buradaki kullanmamız gereken süku:t değil, sukut-u hayal, yani kalın. Bir zamanlar Scud füzeleri vardı, aynı onun gibi söyleniyor sukut-u hayal. Şarz asla söylenmemeli, şarj. Şevkat denmemeli, şefkat, yani f'yle. Şok etmek ve şok olmak Türkçemize şoke etmek olarak geçti veya şoke olmak. Şöför değil, şoför. Tarikat, yollar demek. Tari:kat, sadece i hecesi uzuyor. Tasfir değil, tasvir. Tasviye değil, tasfiye. Tebaasına geçmek değil, ta:biiyetine geçmek. Tekrardan diye kullanmak yanlış ve fazladan bir kullanım, tekrar desek kafi. Tepki sözcüğünü çok duyuyorum, özellikle olumlu tepkiler aldım deniyor. Tepki tepmekten geliyor, olumsuz bir şey, olumlu tepki olarak kullanmamamız gerekiyor. Ama eleştiride olumlu ve olumsuz var, kullanıyoruz, doğru da, ama tepkiyi kullanmamamız gerekiyor. Tesbite dikkat edelim, tespit. Teşvi:ki mesa:i diye kullandığımız yine, ee, ortak mesai, ortaklaşmak gibi, ortak çalışmak gibi bir şey aslında. Teşri:ki mesa:i doğrusu bunun da, madem eski dilde kullanmayı seviyoruz o zaman doğrusunu kullanalım. Teşri:ki mesa:i. Yalnıza dikkat etmemiz lazım. Yalnız, yalnız ben, yalnız geldim. İki türlü yalnız var. Bunu da nasıl, hece vurgusuyla ayırıyoruz. Yalnız ben, yal'nız geldim. Yanlız asla yazmamak ve söylememek gerekiyor. Aynı şekilde yanlışı da yalnış gibi kullanmamamız lazım. Yanlış. Çok karıştırdım. Yarar ve zarar önemli sözcükler. Yarar ve zarar önümüze çıktığında, önümüze geldiğinde asla ve asla ünlülerini uzatmamamız lazım, yararı yok, zararı yok, olarak kullanmamız lazım. Ee, ve özellikle çok kullanılıyor yara:rı yok, zara:rı yok, ama dikkat etmek lazım. Yarın sözcüğünde, hayır sözcüğünde ünlüleri uzatmamak lazım, aynı yarar ve zarar sözcüklerinde uzatmadığımız gibi. Görüşmek üzere.